
Eskişehir Orman Yangını Neyi Gösterdi?![]()
Haldun SEBER
İtfaiye Amiri, Yangın Güvenliği Danışmanı, İş Güvenliği Uzmanı
Eskişehir’de yaşanan orman yangını, sadece bölgesel bir afet değil, iklim krizinin ülkemizdeki somut ve acı bir yansımasıdır. İklim değişikliği nedeniyle yangınların sıklığı ve şiddeti artmakta, bu da yangınla mücadelede alışılmış yöntemlerin yetersiz kalmasına yol açmaktadır. Artık yangınlar sistematik riskler arasında yer almakta ve müdahale stratejilerimiz de bu yeni gerçeklik çerçevesinde güncellenmelidir. 2. Önleme Yerine Müdahale Kültürü: Kurumsal Strateji Eksikliği Yangınla mücadelede başarının ilk adımı, yangın çıkmadan önce alınan önlemlerdir. Ne yazık ki Türkiye’de yangın risk yönetimi hâlâ çoğunlukla “yangın çıktıktan sonra müdahale” üzerine kurgulanmıştır. Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile AFAD gibi kurumların bölgesel risk analizleri ve önleyici planlamaları güncel ve etkili değildir. Bu durum, kriz anında koordinasyon ve etkin müdahaleyi zorlaştırmaktadır. 3. Yerel Yönetimlerin Rolü ve Hazırlık Durumu Belediyeler, yangın söndürme ve müdahale ekiplerinin yerel yönetimindeki en temel yapı taşlarıdır. Ancak birçok belediyenin itfaiye envanteri, ekipman kapasitesi ve eğitim seviyeleri yeterli değildir. Yangın sezonu öncesi düzenlenen tatbikatlar ve hazırlıklar ise kısıtlı kalmaktadır. Eskişehir yangını, yerel yönetimlerin yangına hazırlık ve müdahale yetkinliklerinde acil gelişme ihtiyacını göstermiştir. 4. Sivil Ekipler ve Gönüllüler Sıcak Alana Girmemelidir AKUT ve benzeri sivil toplum kuruluşlarının yangınlara müdahalede önemli katkıları vardır. Ancak bu ekiplerin sıcak alana girmesi, itfaiye tarafından verilen eğitimlerde açıkça yasaklanmıştır. Yangın eğitimlerinde vurgulanan bu kural, güvenlik açısından kritik bir sınırdır. Eskişehir yangınında, sivil ekiplerin sıcak alana sokulması büyük risk yaratmış ve kayıplara yol açmıştır. Bu ihmal, sahadaki komuta zincirinin aksamasına ve müdahale kaosuna neden olmuştur. 5. Sivil Toplum Kuruluşlarının Yangın Eğitimleri ve Denetimi Sivil toplum kuruluşlarının yangın eğitimlerini almaları ve vermeleri, yangın müdahalesinde etkinlik ve güvenlik açısından çok önemlidir. Ancak bu eğitimlerin içeriği, kalitesi ve sürekliliği konusunda devlet kurumları tarafından etkin bir denetim ve değerlendirme mekanizması bulunmamaktadır. Eğitimlerin standartlaştırılması, sertifikalandırılması ve periyodik denetimlerle kalitesinin güvence altına alınması gerekmektedir. Böylece, sivil ekipler sadece yetkin oldukları alanlarda ve uygun şartlarda sahaya çıkabilir. 6. Sivil Müdahalede Koordinasyon Sorunu ve Riskli Yaklaşımlar Eskişehir yangınında ortaya çıkan bir diğer önemli sorun da kurumlar arası koordinasyon eksikliğidir. AFAD, Orman Genel Müdürlüğü, belediye itfaiyeleri, kolluk kuvvetleri ve sivil toplum kuruluşları arasında görev paylaşımı net olmadığı için müdahale süreçleri birbirine karışmış, saha yönetimi güçlükle sağlanabilmiştir. Özellikle riskli bölgelerde sivil ekiplerin kontrolsüz müdahalesi, yeni kazaların yaşanmasına neden olmuştur. 7. İklim Kriziyle Mücadelede Kurumsal Yangın Güvenliği Eksikliği Orman yangınlarının artan tehdidine karşı, yangın önleme, erken uyarı ve risk azaltma sistemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir. Bakanlıklar arası iş birliğiyle hazırlanan güncel risk haritaları, eğitim programları ve afet senaryoları, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları ile paylaşılmalı, tüm paydaşlar bu sistematik çerçevede hareket etmelidir. 8. Türkiye’de Yangın Güvenliği Alanında Meslekleşme İhtiyacı Yangın güvenliği uzmanlığı ve itfaiyecilik gibi meslek alanlarının mevzuatlarda net olarak tanımlanması ve yaygınlaştırılması gerekmektedir. Sahada profesyonel deneyime sahip uzmanların, karar süreçlerine aktif olarak katılması, müdahale ve önleme kapasitesini artıracaktır. Bu yapı hem çalışanların hem de gönüllülerin güvenliğini teminat altına alacaktır. Ayrıca, yangın gönüllülük sistemi mutlaka resmi yönetmeliklerle düzenlenmeli ve yasal zemine oturtulmalıdır. Bu düzenleme, gönüllü ekiplerin yetkinlikleri, görev sınırları ve sahaya giriş koşullarını açıkça belirlemelidir. Özellikle, profesyonel itfaiye ve yangın güvenliği ekipleri sahada hazır bulunmadan, gönüllülerin yangının sıcak alanı olarak adlandırılan en riskli bölgesine kesinlikle alınmaması gerekmektedir. 9. Kayıpların Ardından Değil, Öncesinden Öğrenmeliyiz
Ülke olarak acı kayıplarımızdan ders çıkarma kültürünü geliştirmeliyiz. Sadece Eskişehir değil, geçmişte yaşanan yangınlarda da benzer eksiklikler tekrar etmiştir. Bu nedenle, yangın güvenliği ve müdahale sistemimizi baştan aşağı gözden geçirip, sahadan gelen deneyimlerle iyileştirmeler yapmak zorundayız. İnsan hayatı ve doğal kaynaklar, sadece kriz anlarında değil, sürekli ve disiplinli bir yönetim anlayışıyla korunmalıdır. Eskişehir Yangını Sonrası Sivil Gönüllü Ekiplerin Bilmesi Gerekenler
Sıcak Alanlara Girmemek Zorunluluğu
Yetki ve Görev Sınırlarının Netliği
Profesyonel Eğitimlerin Takibi ve Güncellenmesi
Kişisel Koruyucu Donanım (KKD) Kullanımı
Koordinasyon ve Komuta Zincirine Uyum
Risk Değerlendirmesi ve Durumsal Farkındalık
İletişim Araçlarının Etkin Kullanımı
Psikolojik Hazırlık ve Dayanıklılık
Sivil Sorumluluğun Bilincinde Olmak
Denetim ve Geri Bildirim Mekanizmalarına Katılım İlginizi çekebilir... UL/FM Sertifikalı Pompalarla Yangın Riski AzalıyorYangın pompalarında en yüksek güvenlik standardını temsil eden UL/FM sertifikaları, bu sistemlerin dünya genelinde kabul gören zorlu testlerden geçtiğ... ISK-SODEX, İklimlendirme Sektörünü Geleceğe Taşımaya HazırlanıyorISK-SODEX "" Uluslararası Isıtma, Soğutma, Havalandırma, Yalıtım, Pompa, Vana, Tesisat, Su Arıtma, Yangın, Havuz ve Güneş Enerjisi Sistemler... Yangın Felaketi Sigorta Gerçeğini Bir Kez Daha Ortaya KoyduTürkiye Sigorta Eksperleri Derneği TÜSED, son haftalarda Türkiye'nin farklı bölgelerinde meydana gelen büyük çaplı yangınlar sonrasında sahada akt... |
||||
©2025 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.