1 KAPAK KONUSU Fakat dünyada yaşanan hastane yangınlarındaki yangın güvenlik sistemleri istatistiklerinin oranları ile karşı laştı rıld ığında büyük farklılıklar olduğu anlaşılmaktadır. İstatistiklerde aktif sistemlerinin kullanım oranları hastane yapıları için oldukça yüksektir. Ülkemizde özellikle özel hastane yüksek yapılarının yangın güvenliği sistemlerinin yeni yap ılarda kurulduğu gözlenmektedir. Fakat devlete ait yüksek hastane yapılarında imkansızlıklar nedeniyle yangın güvenliği sorunları yaşanmaktadır. Yüksek hastane yapılarımızın sprinkler kullanım oranları oldukça düşüktür. Yeni çıkmış yangın yönetmeliğimizin tarihinden önce yapılmış yapılarımızın oldukça fazla olması yüksek yapılarımızın yangın güvenliği konusunda yetersizliklerinin oranını artırmaktadır. Yüksek hastane yapılarında kullanılan malzemeler değerlendirildiğinde özellikle kaplama malzemelerinin önem kazandığı anlaşılmaktadır. Hijyenik nedenlerden dolayı plastik esasl ı malzemelerin yer ve duvar kaplaması olarak kullan ılmas ı hasta odalarında bulunan koltuklar ve dekorasyon malzemeleri, hasta yataklarını bölen perdeler yangın yükünü ve yangın riskini arttırmaktadır. Bir çok hastanede aktif sistemlerin yeterli seviyede olmadığı düşünüldüğünde risk çok fazladır. Özellikle özel hastaneler ülkemizde hızla artmakta bu yapılar farklı fonksiyonda planlanmış yapıları hastane olarak kullanılması ile hizmete açılmaktadır. Hastane gibi kendi kendilerine kaçış imkanları olmayan kişilerin bulunduğu iyi planlanması mutlak gerekli yapıların farklı fonksiyon için tasarlanmış bir yapıya uyarlanması birçok problemi beraberinde getirmektedir [6]. 5.4. Ofis Yüksek Yapıları Ofis yapılarının kullanım saatleri genellikle günün tamamını kapsamaz. Her kata dağılmış yoğun insan yoğunluğu vardır. Genellikle büyük hacimler bölünmeden ku llanılmaktad ır. Ofislerde kullanılan teknoloji, bilgisayar ve elektrik ağı nedeniyle yoğun kablo ağları oluşmaktadır. Ofis mekanlarında kullanılan doYANGIN ve GÜVENLiK SAYI 90 74 kümanlar ve evrak dolapları yangın yayılımını ve yanma hızını arttırmaktadır. Gece ve tatillerde kullanımları sınırlı olduğu için boş iken oluşan riskler fark edilememektedir. Ofis yapılarında yangın yükü yoğunluğu ortalama 420 MJ/m2'dir. Fakat kullanılan malzemeler özellikle her geçen gün artan bilgisayar ağı ve evraklar yangın riskini arttırmaktadır. İnsan yoğunluğunun olması yangınların erken fark edilmesini sağlamakla beraber olası bir yangında mekandaki insan yoğunluğu için uygun kaçış yolları tasarlanmalıdır. Yüksek ofis yapılarında risk daha da fazladır. Kaçış olanaklarının sınırlı ve çok sayıda tahliye edilmesi gereken insanın olması yangın tehlikesini daha da ciddi düşünülmesi gereken tasarım girdisi haline getirmektedir. Büro mekanlarında kullanılan halılar sentetik esaslı olması bilgisayarların olası yangında yoğun dumana sebebiyet vermeleri, evrak dolaplarının yanıcılığı yüksek ofis yapılarında risk oluşturmaktadır. Ofis yüksek yapıların ı n büyük çoğunluğu cephe sistemleri giydirme cephedir. Yüksek yapılarda radyasyonla yangın yayılımının engellenmesi için özellikle giydirme cephe sistemlerinin kullanıldığı yapılarda komşu binaların yapıya uzaklığı yangın güvenliğini sağlayacak mesafede olmal ı dır. İstanbul'da yapılan araştırmalarda Türkiye'deki yüksek yapı la rın büyük çoğun luğunun ofis yapıları olduğu görülmektedir. Yangın yönetmeliğinin 1992 yılında çıkması, ilk olarak ofis yapılarını etkilemiş, sigorta sistemlerinin gelişiminin de etkisiyle yangın güvenliğinde ofis yapılarında ciddi gelişmeler gözlenmiştir. Fakat son yıllara yönetmelik ve standartları mız yetersiz kalması nedeniyle birçok yüksek yapı yurt d ış ındaki standartlarla projelendirildiği ve yapıld ığı saptanm ıştır. İstanbul'daki yüksek ofis yapıları için bir genelleme yapmak zor olsa da çok bilinen prestij yapılarının incelenmesi bile tarihsel süreçte yangın güvenliğinin durumu ile ilgili bilgiler sunmaktad ı r. Yönetmelik öncesi yapı lan ofis yüksek yapılarının yönetmeliklere uyum çalışmaları yetersizdir. Ofis yüksek yapılarında kullanılan dekorasyon malzemelerinin yangın güvenliği düşünülmeden uygulandığı görülmektedir. Ofis yapılarında iç mekanda kullanılan malzemelerin duman potansiyeli düşünülerek kullanıldığı çok az yapı vard ı r. Ofis yapı larının cephe sistemi seçimlerinde çoğunlukla giydirme cephe sistemleri tercih edilmektedir. İ stanbul'da ofis yüksek yapılarında üst katlara yangın sıçramasının engellenmesi için yangın saptırıcıların kullanımı yok denecek kadar azdır. Önceden yapılan yüksek ofis yapılarının duman a lgılayıcı ve alarm sistemlerini hızla yapılara kurulduğu görülmüştür. Fakat sprinkler sistemleri için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. Bunun bir sebebi sprinkler sistemlerinin maliyetinin duman algılayıcıları ve alarm sistemlerine göre fazla oluşudur [6]. 6. SONUÇ Yüksek yapıların sayıları 20.yy'da hızla artm ış ve beraberinde çözülmesi gereken sorunları da getirmiştir. Bu sorunların en önemlilerinden bir yüksek yapılarda yangın güvenliğidir. Yapılan istatistiklere göre, çıkan yangınların yüksek binaları ilgilendiren oranı hiç de göz ardı edilecek bir değer değildir. Yangın sırasında, düşey kaçış yolu çok uzun olduğu için, kaçış-ku rtulma süresi artmaktadır. Çalışmada şu gerekliliklere ulaşı lmı ştır; t Yüksek yapıların özellikle ilk katları n ın tasarımı sırasında yangın güvenliğinin planlamaya katılması gerektiği, t Yüksek yapı lardaki malzeme kullanımı için s ı nırlamalar getirilmesi ve denetlenmesi gerektiği , t Yüksek yapılarda tasarım aşamasında yapıların fonksiyonel fark lılıkla rı ve riskleri düşünülerek planlama yapı lması gerektiği, t Her yüksek yapı kategorisinin yangın güvenliği açısından risk oluşturan sık1 ıkla belirli kategorilerde kullanı lan malzeme ve detaylar kullanımla rının
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=