Yangın ve Güvenlik Dergisi 87. Sayı (Mayıs-Haziran 2005)

'MESKEN GÜVENLiĞi mektedir. Sadece uyulduğu takdirde sistemin Referans Numarası için kalifiye olmasına ve böylece sistemin belirlenen düzeyde polis müdahalesi alabilmesine izin veren basit bir kriterler dizisidir. Politikanın arkasındaki itici faktör polisin müdahale ettiği yanlış alarmların sayısının düşürülmesidir. Lincoln Polisi'nden şef yardımcısı ve ACPO Güvenlik Sistemleri Çalışma Grubunun başkanı memur Peter Davies'in işaret ettiği gibi: '2003'te 500.000'den fazla yanlış alarm vakası olmuştur, alarmların sadece 9 da 1'i gerçekti'. Polis yanlış alarmlara müdahale etmek istememektedir çünkü bunun için yeterli kaynağı yoktur fakat birçok kişi yanlış alarmların nereden geldiğini sorgulamaktadır. First Security'nin yöneticisi Jonathon Levine'in ifade ettiği gibi: 'Yanlış alarmların çoğunun konut sektöründen geldiğini düşünüyorum'. istatistikler yanlış alarmların çoğunun kullanıcı hatasından kaynaklandığını göstermektedir. Bu hatalar yanlış kod giren kişilerden, unuttukları bir şeyi almak için alarm aktive edildikten sonra mekanlara tekrar girenlere kadar çok çeşitlidir. Bu rakamlar panik düğmelerinin uygunsuz kullanımını bile kapsamaktadır. Bir kullanıcı korunan alanların dışında bir suç işleniyor olduğu için panik düğmesine basarsa bu yanlış alarm sayılmaktadır! Profesyonel risk yöneticileri çeşitli süreçlerden geçirilerek eğitilmiş iyi bir güvenlik takımına sahipse yanlış uygulamaların sayısı en aza indirilmektedir. Birleşik Krallık'ta ticaret ve endüstride en ileri şirketler önemli sayıda yanlış alarma sebep olmaktadır. Yine de en geridekilerin probIYANGIN ve GÜVENLiK SAYI 87 104 lemlerini çözmek üzere yazılmış kararlara uymak zorundadırlar. Polisin, büyük ticari ve endüstriyel alanları bir kenara bırakın, kaç tane ticari alarm çağrısına cevap verdiğini hesaplamak güçtür. Bu nedenle sadece bu sektör için yapılan yanlış alarm sayıları analizi yoktur. ACPO'nun değerleri tip veya büyüklük farkı gözetmeden bütün alarm sistemlerini kapsamaktadır. Ancak, Bob Sheersmith şöyle demiştir: 'Özel şirketler alarm aklivasyonlarına gitmektedir ve bu, gidecekleri varsayıldığı için olmaktadır. Her yere yetişecek kadar polis yoktur. Bizim şebekemiz yılda 5000'den fazla alarm aktivasyonuyla ilgilenmektedir. Ve bir anahtar emanet şirketi olarak% 100'üne gitmekteyiz. Kendi müşteri tabanımızın analizinden hesapladığımıza göre şu anda alarm aktivasyonlarının % 15'i polisi kapsamaktadır. Polis daha fazla olaya gitmiş olabilir fakat benim üyelerim onları görmemiş ya da polis müşteri ile bağlantı kurmamıştır'. Tabii ki bu değerler kesin rakamlar olarak kabul edilemez çünkü polis alana gelmiş olabilir. NIKARO web sitesinde altı çizilen bir nokta bir üyenin alana gelmesinde ulusal ortalama zamanın 30 dakika olduğudur. Bu sırada, ACPO'da personel memuru olan Ken Meanwell yakın tarihli bir IGEB sunuşunda şöyle demiştir: 'Ortalama polis müdahale zamanı kentsel alanlar için 1O, kırsal alanlar için 20 dakikadır'. Alarm aktivasyonları, polis müdahale düzeyi ve zamanıyla ilgili çeşitli değerler ortaya atılmaktadır. Bütün tartışma içinde bu değerler genellikle taraflardan biri tarafından üretilmiştir ve bu nedenle belli bir noktayı hedef alma amacıyla bir araya getirilmiştir. Gerçek ve yanlış alarm aktivasyonları ile polis müdahalesinin düzeyinin doğru oranlarını sektörlere ayrılmış, daha büyük ve anonim şirketlerin derin analizlerine izin verecek şekilde gösteren erişilebilir bağımsız rakamlar yoktur. Polis Şart Mı? Bu durumda, ticari sektördeki alarm aktivasyonlarında hala polis müdahalesine gerek duyuyor muyuz? Polis ilk müdahalesi sigorta sektörü için önemli bir faktör olmaya devam etmektedir ve çoğu şirket sigortacıların ısrarı üzerine polis ilk müdahalesine gerek duymaktadır. Örneğin, bir sigortacı bunu şart koşacaktır çünkü bir alan belli bir risk taşımaktadır, şirkete Düzey 1 polis müdahalesi verecek A Tipi güvenlik sisteminin kurulması sigorta kapsamındadır. Düzey 1, ACPO dokümanında özetlendiği üzere, 'o andaki talebin doğası, öncelikler ve kaynaklar tarafından tanımlanan', anında ve acil müdahaledir. Bu durumda kim daha hızlı ve güvenilir bir şekilde müdahale edebilir, polis mi yoksa özel sektör mü? Sigortacılar özel sektörün (20 dakika içinde alanda olunması gereken) anahtar emniyet hizmeti sunmalarına izin vermekten memnundur fakat bunun olası bir şekilde ilk müdahale ile birleştirilmesinden her zaman memnun değillerdir. Bu pek de ileri görüşlü davranış değildir, ne de olsa bütün polis müdahaleleri garantili değildir ve poliçede polis müdahalesi için belirlenmiş hiçbir zaman s ınırlamas ı yoktur. Polisin, büyük ticari ve endüstriyel alanları bir kenara bırakın, kaç tane ticari alarm çağrısına cevap verdiğini hesaplamak güçtür. Bu nedenle sadece bu sektör için yapılan yanlış alarm sayıları analizi yoktur.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=