Yangın ve Güvenlik Dergisi 232. Sayı (Temmuz-Ağustos 2022)
49 YANGIN ve GÜVENLİK • Temmuz-Ağustos / 2022 havadaki depolarında meydana geldiğini bildirdiğini ve bunu proses makinelerinde çıkan yangınların takip ettiğini gösterdi. Dış mekân yangınları arasında, yangınların çoğu- nun nedeninin kendi kendine ısınma olduğu düşünülürken, bunu “bilinmeyen” olarak belirtilen nedenler izledi [25]. Norveç'te, istatistikler kapalı ve açık depolama arasında aynı şekilde ayrım yapmamaktadır. Ancak endüstri iç ortamda depolama ile yangın güvenliği sorunlarının, yağ- mur sularının atık tesisleri nedeniyle kirlenmesini önlemek için iç mekân depolamasının artırılmasını gerektiren ulusal çevre yönetmelikleri nedeniyle, önümüzdeki yıllarda art- masının beklendiğini önemle belirtmektedir. Bu ise yangın riskleri ile çevresel kaygılar arasında bariz bir çelişkiyi ortaya koymaktadır. Diğer taraftan, normal faaliyetler sıra- sında çevre ile ilgili kaygılar yağmur sularının kirlenmesini önlemek için artan iç mekân depolaması kullanılmasını gerektirmektedir. Yine bir başka yönden; artan iç mekân depolaması atık tesisleri ile bağlantılı olarak, itfaiyeciler için içeri girişin kısıtlı olması ve atığı barındıran binanın taşıyıcı yapısındaki olası yüksek ısı stresi nedeniyle olası artan yangın riskleri anlamına gelmektedir. İsveç bağla- mında böyle bir eğilim bulunmamaktadır. Kayda geçen toplam yangın sayısı, yangınların en sık ne zaman meydana geldiğine ve bunun yangınla tahrip olan veya zarar gören malzeme miktarıyla nasıl bir ilişkisi olduğuna dair istatistiklerde cevapları bulamayacak kadar azdır. Ancak, İsveç'teki atık tesisi temsilcilerinin de yer aldığı atölye çalışmalarından, çoğu yangın için zamanın, işlenen atığın türüne ve nasıl işlendiğine bağlı olduğu bulunmuştur [18]. Bazıları yangınların büyük sıcaklık değişimlerinin olabileceği kış aylarında meydana geldiğini belirtirken, diğerleri yangınların çoğunun sıcaklığın yüksek olduğu veya çok rüzgârlı aylarda meydana geldiğini belirt- miştir. Diğerleri ise tekrar, yangınların birçoğunun geri dönüşüm tesislerinin bahçe atığının çoğunu aldığı bahar aylarında meydana geldiğini vurgulamıştır. Yangınlarla zarar gören malzeme miktarının yangından yangına ve yıldan yıla büyük farklılıklar gösterdiği tespit edilmiştir. Rapor edilen hasarlı malzemeyle ilgili bir belirsizlik, birçok durumda yangında fiilen zarar gören malzeme miktarının nispeten küçük olması, daha büyük tahribatın ise yangın söndürme suyundan zarar görme veya yangını söndürmek için kullanılan malzemeyle kirlenme sonucu olmasıydı. Bu nedenle, yangınlarda fiilen tüketilen miktar hakkında ilgili ve temsili cevaplar almanın zor olduğu tespit edilmiştir, zira bu, bir ölçüde de raporlamanın yorumlanmasına bağlıdır. 5.2. Raporlanan olası yüksek risk taşıyan atın grupları Norveç’te yapılan ankette, endüstri bir yangın duru- munda en büyük olumsuz sonuçlara neden olacak atık grubu olarak kanaatini bildirmiştir, bakınız Şekil 5. Teh- likeli atık, elektrik ve elektronik malzeme atıkları, bunun yanında genel, kalıntı atıkları en sık verilen cevaplardır. Anketin açık uçlu sorulara yapılan yorumlarda elde edilen açık bulgu aynı mevkide depolanan büyük miktarların bir tehlike olarak tanımlanmasıdır. İlave olarak, endüstrinin tehlikeli atıklara olası yüksek bir risk taşıyan atık grubu olarak odaklandığı da aşikârdır. 5.3. Yangın emniyeti değerlendirmesi Tablo 1, bir yangının nerede başladığının sıklığına dayanarak çeşitli atık gruplarında yangın riskinin sırala- masını, her bir grupta meydana gelen bir yangının sonuç- larıyla birleşik olarak göstermektedir. Tablo 1'de kullanılan atık grubu bölümü, tipik olarak Norveç'te kullanılanlara Şekil 4. Norveç anketlerine verilen cevaplara dayanarak yangın olayının en çok olduğu atık grupları ÇEVIRI
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=