Yangın ve Güvenlik Dergisi 207. Sayı (Mayıs-Haziran 2019)
şık 3 milyon ölümcül olmayan işyeri yaralanması ve meslek hastalığı rapor edilmiştir. Bir başka ifade ile 100 tam zamanlı çalışan işçi başına 3,2 iş kaynaklı yaralanma ve meslek hasta- lığı vakası tespit edilmiştir (Lee, 2017). Liberty Mutual’ın 2016 İşyeri Güvenliği Endeksine göre ise, sürekli iş görememezlik ve ölümcül olmayan işyeri yaralanmalarının yaklaşık 62 milyar dolar çalışan tazminatı maliyeti ile sonuçlandığı açıklanmıştır. Bu durumda Amerika Birleşik devletlerinde ki işverenlerin haftalık olarak 1 milyar dolardan fazla bir miktarı sürekli iş görememezlik ve ölümcül olmayan işyeri yaralanmalarından dolayı oluşan tazminatlara harcadığı görülmektedir (Index, 2017). Amerika Birleşik Devletlerine ait olan bu istatistiki veri- ler aslında bu durumun Dünya’da üretim odaklı olan bütün ülkeler için de ciddi bir sorun olduğunu göstermektedir. İşte bu yüksek iş kazası ve meslek hastalığı sonucu ödenen tazminatlar işverenleri yeni arayışlara itmiş ve sonucunda Endüstri 4.0’ın çıkışının çok da göz önünde olmayan nedenini ortaya çıkmıştır. Bu makalede, dördüncü sanayi devrimine geçişte endüst- riyel evrimleşme sırasında ve sonucunda yeni bir iş sağlığı ve güvenliği yaklaşımının kuramsal çerçevesi genel hatlarıyla açıklanmaya çalışılmıştır. Endüstri 4.0’ın İş sağlığı ve güven- liğine getireceği yaklaşımlar detaylı olarak incelenmiştir. 1. ENDÜSTRI 4.0’IN GETIRECEĞI YENILIKLER Her bir endüstri devrimi, insanoğlunun ihtiyaçları doğ- rultusunda ortaya çıkmış, profesyonel ve özel yaşamda ciddi kolaylıklar sağlamıştır. Bu süreçte endüstri devrimlerine hızlı ve doğru bir şekilde adapte olan ülke ve kurumlar rakiplerine nazaran gözle görülür şekilde ilerlemeler kaydederek açık ara öne geçmişlerdir. 2011 yılında ilk kez Endüstri 4.0 telaffuz edilmeye başlandıktan sonra özellikle gelişmiş ülkelerin bu yarıştan geri kalmamak ve küresel ekonomik pastadan daha fazla pay alabilmek amacıyla çalışmalar içerisinde oldukları gözlenmektedir. Bu ülkeler, devletler bazında destekleyici çalışmalarla kısa, orta ve uzun vade de planlamalar yapmak- tadırlar. I, II ve III. endüstri devrimlerinin çıkışlarında Türkiye olarak değişik sebeplerden dolayı doğru zamanlama ve politikalar uygulanamadığı için bu gelişimlerin nimetlerinden tam olarak yararlanılamamıştır. Ancak kitle iletişim araçlarının gelişmesi, teknolojiye ulaşmada sınırların kalkması, kamu ve özel şirketlerimizin eskiye nazaran daha yenilikçi yaklaşım- larından dolayı 2011 yılında ilk dile getirildiği andan itibaren ülkemizde de değişik platformlarda Endüstri 4.0’ dan söz edilmeye başlanmıştır. Gerek kurumsal olarak ve gerekse ülke olarak bu mücadelede yer alabilmek amacıyla değişik faaliyetler yürütülmektedir. Özellikle ülkemizde faaliyet gös- teren çok uluslu firmaların öncülüğünde birçok yerli firma çalışmalara başlamıştır. Devletin ilgili kurumlarının açıkladığı teşvik paketlerine göz atıldığında ise yenilikçi, endüstri 4.0’ın ruhuna uygun önerilere öncelik tanındığı görülmektedir. Endüstri 4.0’ın diğer sanayi devrimlerden en büyük farkı, klasik yöntemlerle üretim döneminin kapanması, kendi ken- dini organize eden üretim yöntemlerine geçilmesidir. Özel- likle hantal makinelerin üretimden çekilerek daha komplike proseslerle ve insana en az ihtiyaç duyan hatta bazı çalışma istasyonlarında hiç bir şekilde insan gücüne ihtiyaç duyma- yan akıllı sistemlerin kurulmasının hedeflenmesidir. Ürünün üretilmesinden nihai kullanıcıya varana kadar geçen süreçte insan, makine (akıllı) ve bilgi teknolojilerinin kullanıldığı enterkonnekte bir sistemin kurulmasıdır. Otomasyon, robotik sistemler ve dijitalleşmenin Endüstri 4.0 ile ilişkilendirilmesi kaçınılmazdır. Fakat bu durum, üretimdeki insanların rolünün gereksiz olacağı anlamına asla gelmemelidir. IT’nin (Infor- mation Technology) entegrasyonu ile insanlar ve makine arasındaki bağlantının, Endüstri 4.0’ın başarısı için temel direklerden birisi olduğunu önemle belirtmek gerekir. Endüstri 4.0 terminolojisi içerisinde sıklıkla kullanılan bir çok kavram bulunmaktadır. Birçok yönetici bu sürece nerden başlayacaklarını, hangi verilerin şirketleri için faydalı, hangi verilerin ise sorun oluşturacağını tam olarak bilememektedir. Bu süreci doğru yönetebilmek için Endüstri 4.0’ın “Dijital Pusulası”nın (Şekil 1) dikkatli bir şekilde incelenmesi gerekir. (Baur & Wee, 2015). Resim 1. Duvara monte VAD ışık saçılımı (W-x-y) Yangın ve Güvenlik / Mayıs - Haziran 2019 21 yanginguvenlik.com.tr
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=