Yangın ve Güvenlik Dergisi 198. Sayı (Nisan 2018)

46 Yangın ve Güvenlik / Nisan 2018 yanginguvenlik.com.tr YANGIN / MAKALE SÜRDÜRÜLEBILIR BINALARIN ÇATI VE CEPHELERINDE OLUŞAN YANGIN RISKLERININ ANALIZI 1. GİRİŞ 18. yüzyıl sonlarında Sanayi Devrimi ile başlayan endüstrileşme hareketi, yenilenemeyen fosil enerji kaynaklarının hızla tüketilmesini de bera- berinde getirmiştir. Bu devrimden günümüze kadar, ham- maddelere erişim ve onların işlenişi, orman alanlarının tahrip ve yok edilmesi, bu alanların yerini hızlı, kontrolsüz biçimde yapılaşmaya bırakmasıyla sonuçlanmıştır. Bunun neticesinde yapma çevre, doğal çevre içerisindeki oranını artırmıştır. Artan enerji tüketimi ve sera gazı, doğanın dengeleyebileceği oranların çok üzerine çıkmıştır. Bu durum ekolojik dengeyi olumsuz yönde etkilemiştir. Özellikle yapma çevre ve sanayi kaynaklı olarak ortaya çıkan su buharı, karbondioksit (CO2), metan (CH4), azot oksit (N2O), kloroflorokarbonlar (CFCs), hidrofiloro karbonlar (HFCs) gibi sera gazlarının atmosfere bırakılması ile atmosferin yapısı bozulmuş, ozon tabakası hasar görmüş ve atmosfer genelinin ısı tutuculuğu artmıştır. Bunun sonucunda geçtiğimiz yüzyıl içinde ortalama dünya kara ve deniz sıcaklığı 0,6 °C yükselmiştir [1]. Yukarıda açıklanan çevre problemleri doğaya en az zararı veren ve kirletmeyen binaların yapılmasını gerekli kılmıştır. Bu tip binalar “Enerji Etkin”, “Yeşil Binalar” veya “Sürdürülebilir Binalar” gibi çeşitli isimlerle anılmakta ve tüm dünyada yay- gınlaşmaktadır. Bu nedenlerden ötürü tüm dünyada kabul edilen kendi kendine yetebilen sürdürülebilir bina tasarımını teşvik etmek ve konfor koşullarının sağlanması için gereken enerjinin en aza indirilmesini sağlayan çeşitli yönetmelikler ve sertifika sistemleri oluşturulmuş ve oluşturulmaktadır. Ancak bu tip binalara eklenen sistemler nedeniyle binanın doğal afetlere ve yangına karşı davranışı değişmekte midir; eklenen sistemlerin özellikle yangın tehlikesi karşısındaki davranışları nasıl olmaktadır gibi konular halen üzerinde çalışılması gere- ken konulardır. Sürdürülebilir ve ekolojik yapıların yaygınlaştı- rılması için oluşturulmuş tüm sertifika sistemlerinde bu konu- lara ait eklentiler yapılarak bir farkındalık oluşturulmaktadır. Yukarıda sıralanan ve gelecek nesillere daha yeşil ve sürdürülebilir çevreler bırakmak amacı ile desteklediğimiz yeşil binalarımız bu tip doğal afetlere karşı ne kadar güven- li; herhangi bir doğal afet karşısında yok olabilecek bir bina gerçekten Yeşil Bina olabilir mi sorularına cevap bulmak, bu durumda çok önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu konuda geçerli cevapları bulabilmek için dünya çapında geçerli olan sertifika sistemlerinde bu konuya nasıl değinildi- ğini araştırmak gerekmektedir. 2. MEVCUT YEŞİL BİNA SERTİFİKA SİSTEMLERİNDE DOĞAL AFET Yapılan tüm Yeşil Bina sertifika çalışmalarında temel amaç, gelecek nesillere kaynakları tükenmemiş yaşanabilir bir dünya bırakmaktır. Bu nedenle yangın, deprem, su baskını gibi doğal afetlere karşı alınabilecek temel önlemler, ilgili ayrı yasa ve yönetmeliklerle belirlenmiştir. Bu nedenle kıt kaynak- lar kullanılarak üretilmiş tüm yapma çevrenin birden bire yok MUSTAFA ÖZGÜNLER / Doç. Dr. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü SEDEN ACUN ÖZGÜNLER / Doç. Dr. İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü ÜMİT ARPACIOĞLU / Yrd. Doç. Dr. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Bölümü

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=